Fifty Shades nedir, ne değildir?

“Sado-mazo içerikli bir kitap…” diye sosyal medyada yer edinse de kitap böyle bir şey değil öncelikle. Bir kısım merak ederken bir kısım onu karalamaya çalışıyor şu anda. Peki neden? Ne konuda haklı, ne konuda haksızlar?

Kitap erotik içerikli, bu doğru. Ama sırf erotik bir kitap mı? Hayır. Kitaptaki cinsel sahnelerin yanında bir kurgu da var, ben neredeyse 1,5 yıl önce felan okudum ama kurgu hala aklımda, cinsel sahnelerin çoğunu unutmuşum.

Kitabın cinsellik sahnelerinde de şöyle bir durum var: BDSM. Nedir bu diye sorarsanız, bu tip kitaplarda –hatta böyle şeyleri seven gerçek hayattaki insanlarda- olay normal cinsellikten çok daha farklıdır. İşin içinde türüne göre oyuncaklar, türüne göre uygulamalar girer. Dikkatinizi çekerim, türüne göre diyorum. O zaman önce bdsm türlerini bir görelim:

B/D - Bondage and dicipline: Bağlama ve disiplin. Bireyler bağlanmaktan, zincirlenmekten hoşlanırlar diyebiliriz.

D/S – Dominance and submission: Hakimiyet ve teslimiyet. İşte bu kısım bizim kitaptaki olay. Çiftlerden biri baskın, diğeri onun isteklerine boyun eğip ona teslim olan biri. Ve her ikisi de bundan zevk alır, zorlama değildir. Bu kitapta da Christian dom, Ana ise sub.

S/M – Sadism and masochism: Sadizm ve mazoşizm. Bu apayrı bir şey bir üsttekinden. Neden mi? Amaç burada sadistlik ve acı çektirme. Bu durum gayet kanlı vs. olabiliyor. Daha sert zevklerin olayı budur. Kendini yedirmekten hoşlanma vs. gibi mantıksız şeyler de bunun içindedir.

Sado-mazo kısmının dom-sub kısmından farkını anlatabilmişimdir umarım. Eğer kitaptaki bu sahneleri çıkarırsanız belki fazla bir kısım kalmıyor ama yine de benim hoşuma giden bir kurgu kalıyor. Erkek karakterin sorunlu geçmişi, kızın güvensizliği ve de korkuları gibi yan tarafta da bolca malzeme var.

Ayrıca bu kitabın en başlarda bir Twilight fan-fiction’ı olduğunu da söyleyeyim. Yani bir zamanlar internette bir yerlerde buradaki karakterler Edward ve Bella idi, oralardan çıktı ve Amerika’nın en çok satan kitaplarından birine dönüştü. Alacakaranlık serisini sollayıp geçti. Bu durumda ben de Stephenie Meyer’in yerinde olsam aşırı uyuz olurdum. Kitabın film hakları da alındı ve hepimiz bu karakterleri kimlerin oynayacağını merakla bekliyoruz.

Kitabı karalamaktan çok tanıtıma dikkat etmek gerek. “Ay bu ne okumam” demek farklı, “ay bu ne satılmasın böyle şeyler, hadi hoppa eyleme” demek farklı bir şey. Bu kitap Türkiye’de yayınlanan kitaplardan gayet farklı bir statüde. Ama siz hiç mi tarihi aşk romanlarını okumadınız diyebilirim bu durumda da, orada da bolca cinsellik olabiliyor. Hatta isim veriyorum Lisa Valdez – Sabır da buna yakın bir kitaptı, o zamanlar olay olmamasının nedeni bu kitap kadar reklam edilmemiş olması diye düşünüyorum.

Bu kitabı çocukların ve yaşça daha küçük kesimin okumasını istemiyorsanız uyarı amblemi var, ama geçelim amblemi olay ebeveynliktedir böyle bir durumda. Takip edin ne aldığını, o zaman akşam rahat rahat uyuyabilin siz de. Dipnot olarak söyleyeyim ortaokulda annemin okuma dediğini okumamıştım ben mesela, yani koruma gayesiyle rahatsızlık çekmeyin. Anlatın bu kitabın yaşına uygun olmadığını, özendirtmeyin.

Benim evvel zaman içinde yazdığım Fifty Shades yorumu için de buraya bakabilirsiniz.