Kitap Yorumu: İngiliz Gelin Annabel | Lynsay Sands

Orijinal adı: An English Bride in Scotland
Yazar: Lynsay Sands
Yayınevi: Olimpos
Sayfa: 328



Asla evleneceğini düşünmemişti. Annesi ansızın onu manastırdan alıp eve götürmek için geldiğinde, Annabel bir rahibe olmak için yemin etmek üzereydi... Böylece, evden kaçan ablasının nişanlısı olan İskoç lorduyla evlenebilecekti!
Bir eş olmakla, bir ev idare etmekle ve özellikle gerdek gecesiyle ilgili hiçbir şey bilmiyordu. Asla âşık olacağını düşünmemişti. Ross MacKay, Annabel'i gördüğü andan itibaren, utangaç ve tatlı müstakbel eşine vurulmuştu...
Annabel'in bedeninin kıvrımlarının da ayrı bir lütuf olduğunu düşünmüştü. Ancak, bir düşman Annabel'in hayatını tehdit edince, Ross onu İskoçya'ya götürdü. Annabel evlenmeyi planladığı kadın olmasa da, arzuladığı tek kadındı.
 
Lynsay Sands aslında adını ilk gördüğümde tanıyamadığım bir yazardı. Kapaktan İskoç hikayesi olduğu belliydi ama yazarı hiç duymamıştım - yani öyle sanıyordum. Biraz araştırınca aslında okumayı düşündüğüm Argeneau Vampirleri serisinin yazarı olduğunu gördüm. Argeneau serisi ilgimi hala çekiyor ama kimbilir ne zaman onu okurum belli değil. Bu bilgiden sonra fena bir kitap değildir diye düşünmeye başladım ve elime aldığım gün bitti.

Tipik bir İskoç romanı. Gelinimiz Annabel aslında rahibe yemini etmek üzere olan İngiliz bir kız. Aslında rahibeliğe hiç uygun değil ama çabalıyor aslında. Tabi tüm bu çabaları ona ceza, kırbaç olarak geri dönüyor ve 14 senedir manastırda olduğu için de sesini çıkaramıyor. Ta ki bir gün annesi apar topar manastıra gelip ona evleneceğini haber verene kadar. Henüz rahibe olmadığı için de sorun olmuyor Annabel'in oradan çıkması. Evleneceği kişi bir İskoç, Ross. Aileleri yıllar önce bir anlaşma yapmışlar. Aslında ablası Kate'in onunla evlenmesi konusunda anlaşılmıştı ama Kate, hizmetçilerden biriyle kaçtığı için panik halinde olan ailesi diğer kızlarını Ross'a çaktırmadan sunabileceklerini düşünmüşler. Gerçi daha Ross ilk günden bu oyunu anlar ama Annabel'i gördüğü gibi ona vurulduğu için hiçbir şey demeyip mutlu mesut geliniyle evleniyor ve ilişkileri de başlamış oluyor. Her yönden kendini eksik sanan Annabel ise aslında gayet becerikli de çıkıyor.

Her şey iyi gibi görünür ama bir de düşman vardır peşlerinde. Yalnız bu düşmanın hedefi gerçekten Annabel midir, yoksa Ross'a acı çektirmek mi istemektedirler? Annabel'in sorunlu ailesi ve onlardan kurtulduktan sonra aşkı ve huzuru Ross'un yanında bulmasını gayet güzel anlatıyor kitap. Her ne kadar aksiyonlu günler yaşayacak olsalar da çift kesinlikle kendilerini okutuyor. Ayrıca yazarı araştırırken her kitabında ufak tefek tuhaflıklar koyarak eğlenceli bir kurgu yarattığını fark ettim, bu kitabı da farklı değil. Tarihi romans sevenler bu romana bir şans vermeliler.


Yorum Gönder

0 Yorumlar